Cunda Adası’nda Gezilecek Yerler: Süha Derbent ile Cunda Gezisi

cunda adası gezilecek yerler suha derbent ford ile yolda

16.07.2021Ford Dünyası

Süha Derbent

Süha Derbent ile Cunda Adası’nda gezilecek yerleri keşfediyoruz. Balıkesir’in güzeller güzeli Ayvalık ilçesine bağlı Cunda Adası; el değmemiş doğası, gurme lezzetler sunan restoranları ve misafirperver insanlarıyla huzur tatili arayanlar için mükemmel bir rota.

Cunda Adası’nda nereyi gezmeli, neler yapmalı, ne yemeli? Aklımızda birçok soru var, bu soruların yanıtlarını Ford Ranger Raptor ile Cunda Adası’nı keşfeden Süha Derbent’in ağzından dinleyelim.

Mutlu Ayrılacağınız Ada: Cunda

Kimi zaman ulaşımın sınırlı olmasından, kimi zaman yerleşik nüfusun sayıca azlığından, kimi zamansa coğrafi şartların zorluğundan dolayı adalar; ana karadaki yerleşim alanlarına göre daha korunaklı kalmayı başarmış, dokusu daha yavaş bozulmuş, yalıtılmış yerlerdir. Hâl böyle olunca da bir ada seyahati, mevsimi fark etmeksizin, benim için daha keyif alınası, öncelikli bir alternatiftir. Özellikle de mevcut zaman algısından ve onun sebep olduğu telaştan uzak; daha sakin ve daha yavaş ritimli bir zamanın işlediği bu yerlerde bulunmak ise kendinize bir hediye vermektir, hem de en kıymetlisinden. İşte, Cunda’da kendime verdiğim ve fırsat, buldukça da yinelediğim hediyelerden biridir benim için.

İzmir’den Cunda Adası Arabayla Ne Kadar Sürüyor?

İzmir’den 1,5 saatlik bir sürüşle adaya ulaştım. Ford Ranger Raptor’un özellikleri sayesinde adanın birçok hazinesini keşfetme şansı buldum.

Ford Ranger Raptor ile Gezmenin Ayrıcalıkları

Uzun süren kapanma döneminden çıkınca, ilk seyahatimi Cunda’ya yapmaya karar verdim ve Ford Ranger Raptor aracımın rotasını Ayvalık’a çevirdim. Aracımızın özellikleri sayesinde Cunda Adası’nın, herkesin ziyaret ettiği yerlerin dışında kalan ve özellikle binek araçlar ile ulaşılamayan yerlerini özgürce gezebildik. Kimsenin olmadığı koylarda denize girdik.

Hayatım boyunca vahşi doğada yaşayan hayvanları fotoğraflamak için onları izlediğimden olsa gerek, Raptor aracımı vahşi hayvanlarla karşılaştırınca birçok benzer özellik fark ettim.

Söz gelimi çita, hız ve performansın doğru zamanlama ile kullanımına örnek bir hayvandır. Raptor da öyle. 10 ileri vitesi sayesinde bir çita gibi istediğim hıza en kısa zamanda ulaşmamı sağlıyor. Kaplanlar büyük bir güç üstünlüğüne sahiptir ve hiçbir doğa koşulu onları yıldıramaz. Raptor’un da güçlü motoru her türlü doğa koşulunda beni istediğim yere ulaştırıyor. Leopar, Afrika’da liderlik ve özgürlüğün sembolüdür. Raptor ile doğada tek başına özgürce gezen bir leopar gibi, her yere korkusuzca ve özgürce ulaşabiliyorum. Cunda’daki orman yollarında en küçük sorunla karşılaşmadığım gibi bu seyahati konfor içinde gerçekleştirdim.

Cunda Adası’nda Denize Girilebilecek Yerler

Cunda Adası’nda özellikle denize girmek için tercih ettiğim yerler:

Patriçya
Maden Adası
Ortunç
Çataltepe

Bunların arasında benim favori yerim Maden Adası oldu.

Cunda Adası Hakkında Bilgiler: Kara ile Ulaşılan Ada...

Balıkesir'in Ayvalık ilçesine bağlı olan Cunda Adası, şimdilerde "Ayvalık Adaları" veya "Yund Adaları" olarak tanımlanan; önceleri ise Rumların “Mis Kokulu Adalar” anlamına gelen "Moshonisi" dediği, irili ufaklı yirmi iki ada ve adacığın arasında en büyüğü ve üzerinde yerleşime tek izin verilenidir. Bu adalardan bir diğeri olan ve Cunda Adası'yla Ayvalık arasında yer alan Lale Adası, 1817 yılında denizin doldurulmasıyla ana karaya; ardından da bir köprüyle Cunda Adası'na bağlanmış. Aynı zamanda Türkiye'nin ilk boğaz köprüsü olma özelliğini taşıyan bu köprü sayesinde de Cunda Adası, yalnızca deniz yoluyla değil; kara yoluyla da ulaşımın sağlanabildiği bir "ada" olmuş.

Cunda Adası’nın Tarihi: Ali Bey ve Adası

I. Dünya Savaşı'nın yaralarını bile henüz saramamışken işgal tehlikesi ile karşı karşıya kaldığımız zamanlarda, Ali Bey (Çetinkaya), Ayvalık'taki 172. Alay Komutanlığının başına getirilir. 15 Mayıs'ta İzmir'in Yunanlılar tarafından işgal edilmesinin ardından, iki Yunan gemisi Ayvalık koyunda demir atar. Gemide deniz erlerinden hariç piyade erlerinin de bulunmasının ise tek bir anlamı vardır: İşgal!

İstanbul'dan Ali Bey'e gelen haberler ise daha vahimdir, padişah bu işgale karşı direnilmemesi emrini verir. Ali Bey, kritik bir karar alır. Ancak bu karar sonucu İstanbul, artık yanında değil karşısındadır. Alayın giderleri Edremit, Havran ve Burhaniyeliler tarafından karşılanmaya çalışılsa da kaynaklar oldukça kıttır. Tüm bu şartlar altında Ali Bey, 29 Mayıs'ta Ayvalık'ta Yunan ordusuna karşı, ülkedeki ilk direnişi başlatacak olan kurşunu ateşler. Bu aynı zamanda Kurtuluş Savaşı'nda atılan ilk kurşun olması bakımından sembol bir anlam taşıyacaktır. Yaklaşık üç buçuk yıl sonra, Cunda ve Ayvalık tekrar egemenlik altına alınabilmiş ve Cunda Adası'nın resmi adı Alibey Adası olarak değiştirilmiştir.

Cunda Adası’nda Mutlaka Görülmesi Gereken Yerler

1873'te inşa edilen Taksiyarhis Kilisesi görülmesi gereken tarihi yapılardan ilki.
Viran durumdaki Taksiyarhis Kilisesi’nin restorasyon sonrasında 2014 tarihinde, “Ayavalık Rahmi M. Koç Müzesi” olarak ziyarete açılmış. Koleksiyon, Rahmi M. Koç Müzesi İstanbul ve Ankara müzelerinin bir benzeri şeklinde oluşturulmuş. Sergilemede teneke oyuncaklardan buharlı modellere, bebek arabalarından zaman ölçüm aletlerine olmak üzere geniş bir yelpazeye yer verilmiş.

Halk arasında "Aşıklar Tepesi" olarak anılan, Rahmi Koç tarafından restore edilen Agios Yannis Kilisesi ve yel değirmenin de bulunduğu, adanın bu en yüksek noktasından görülen manzara, gerçekten enfes. Yıllar yılı harap bir şekilde kalan değirmen ve kilise, Rahmi M. Koç’un kültür varlığı olan bu eski eserlerin kurtarılmasına yönelik girişimleri, maddi-manevi katkıları ile restore edilmiş ve ada 2007 yılında önemli bir kitaplığa kavuşmuş. Sevim ve Necdet Kent kitaplığı adını alan bu kitaplığa Necdet Kent’in oğlu Muhtar Kent merhum babasından kalma 1300’ü aşkın kitabı bağışlamış. Özetle mutlaka görmeniz gereken zenginliklerden biri.
Adanın kuzey kısmında yer alan Patriçya koyu ve ilerisindeki halk arasındaki adıyla Ay Işığı Manastırı, özellikle de imkanınız olursa ayın parlak olduğu bir gecede ziyaret edilmeli.
Bunların yanı sıra adada dikkat çeken diğer görülmesi gereken yerler arasında Despot Evi, Agia Triyada Kilisesi, Kız Okulu, Cennet Ada Koyu bulunuyor.
Bir de buraya kadar gelmişken Şeytan Sofrası'nı görmelisiniz. Şeytanın ayak izi olduğu rivayet edilen iz ilginizi çeker mi, bilmem; ama özellikle gün batımında manzarasına diyecek yok. Tarihî Rum evleri arasında, Arnavut kaldırımlı, çiçeklerle bezeli adanın dar sokaklarında kaybolmadan önce, Taş Kahve'de dibek kahvesi içmenizi tavsiye ederim.
Adanın çok iddialı olduğu ve Türkiye'de de haklı bir üne sahip mutfağından örnekleri de muhakkak denemelisiniz.

Cunda Adası’nda Nerede Yenir: Bay Nihat

Cunda, layığıyla belki de bir tek burada yiyebileceğiniz, enfes lezzetler durağı aynı zamanda. Genel olarak pek çok restorandan memnun kalmanız mümkün olsa da ben yine de adanın en eski ve en ünlü lezzet durağı olan 40 yılı aşkın zamandır hizmet veren "Bay Nihat"ın mutfağından çıkanları denemenizi tavsiye ediyorum.

Uzun yıllardan beri değişmeyen kalitesi ve tescilli lezzetlerini koruyan Bay Nihat, alışık olduğunuz tatların en iyi örneklerini yiyebileceğiniz; daha önce hiç tatmayarak çok şey kaçırdığınız yiyecekleri ise denemeniz için bir fırsat. Hâl böyle olunca da 100’den fazla çeşit meze bulunan bir menüden seçim yapabilmek de hayli meziyet isteyen bir iş hâlini alıyor. Savaş Şef’in hazırladığı bu mezeler içinde benim tadabildiklerim arasından en sevdiklerim başta levrek sarma, isli midye, Girit kabaki ve yela oldu. Bunları sizlere özellikle tavsiye ederim.

Bay Nihat Restoran Telefon:0 266 327 1777

Bay Nihat Lale Otel Telefon: (0266) 327 1171 IG:

@baynihat veya @baynihat1978

Yazı, fotoğraf ve videolar: Süha Derbent

IG: @suhaderbent