Türkiye’nin Pazarları 6. Durak: Trakya Şarköy Pazarı

trp6
coskun aral

Coşkun Aral Coşkun Aral

Türkiye’nin Pazarları macerasından herkese merhaba! Daha dün başlamış gibi heyecanlıyız, oysa beş bölümü geride bırakmış ve altıncı durağımız için yollara düşmüşüz bile! Sevgili Timur Akkurt’la çıktığımız bu yolculukta bize harika yol arkadaşlığıyla eşlik eden Ford Otosan’a ve en çok da tüm bölümleri izleyen, beğenen ve bu beğeniyi gerek yorumlarla gerek paylaşımlarla gerekse özel mesajlarla bize ileten sizlere çok ama çok teşekkürler!

Bugüne dek Ege ve Karadeniz pazarlarının en nadide örneklerini ziyaret ettikten sonra altıncı bölüm için Trakya yollarına düştük. Bu sefer bize Ford Kuga eşlik ediyor. Ford’un tüm modellerinde olduğu gibi konfor ve genişlik özellikleri Kuga’da da zaten mevcut. Ancak Ford Kuga’nın öne çıkan özelliği bence teknolojik donanımı. Timur yol boyunca araca entegre olan 8 inçlik multimedya sistemini SYNC özelliği sayesinde sesli komutlarla gözünü yoldan ayırmadan kullanarak bizi güvenle Şarköy’e ulaştırdı.

Trakya’nın her şeyiyle (lafın gelişi değil gerçekten her şeyiyle) dopdolu, renkli, verimli, huzurlu ve eğlenceli bir coğrafya olduğu konusunda herkes hemfikirdir diye düşünüyorum. Taşıdığı bu özelliklerinin geçmişi yüzlerce, binlerce yıllık bir tarihe uzanıyor.

Türkiye’nin Pazarları’nın altıncı durağı olan Şarköy’e, yani Tekirdağ’a gitmek için sabahın erken saatlerinde İstanbul’dan yola çıktık. Karanlıkta çıktığımız yolda sabahın ilk ışıklarını, ayçiçeği tarlalarının arasından geçerken karşılamak çok güzel. Bugünün ne kadar güzel geçeceği, Timur’la sohbetimizin enerjisinden bile anlaşılıyor. Bu sohbetin bir kısmını videoda izleyebilirsiniz. 

Trakya denince ayçiçeğinden bahsetmemek olmaz. Ama peşinen söylüyorum bugün soframızda ayçiçeği yok. Yine Trakya’nın bir hayli doğal, renkli ve leziz sebzelerinden oluşan mükemmel bir tabak yapacağız. Günebakan, gündöndü, günçiçeği gibi farklı isimlerle de anılan bu bitki adeta Trakya’nın sembolü. Yol boyunca ayçiçeği tarlaları arasından geçiyor ve bu bereketli toprakların meyvesinin ihtişamlı manzarasına tanıklık ediyorsunuz. Mevsim itibariyle ayçiçeklerinin toplanma dönemindeyiz. O sebeple kurumakta olsalar da mükemmel bir görüntü. Biz de yolda ilerlerken ayçiçeği hasadına denk gelince Kuga'yı park edip, o bereketli anlara şahitlik etmeyi ihmal etmiyoruz. 

Bu keyifli yolculuktan sonra nihayet Şarköy Salı Pazarı’na ulaşıyoruz. Daha pazar girişindeyken, pazardan çıkanların arabalarında, poşetlerinde gördüğümüz meyveler, sebzeler bizi heyecanlandırıyor. Her ne kadar Şarköy’ün asıl büyük pazarı cuma günleri kurulsa da Salı Pazarı’nın da bir hayli büyük olduğunu görüyoruz. Pazara girdiğimiz sokağın bir ucu deniz. Sırtımızı denize verip pazarı keşfetmeye başlıyoruz. Ege ve Trakya denilince bu bölgenin taze mahsül kuru fasulyesi hem aklımıza ilk  gelen hem de karşımıza ilk çıkan ürün oluyor. Ancak tazesi bile olsa haşlaması bir saat süreceği için aklımızı fasulyede bırakarak yolumuza devam ediyoruz. Özellikle Timur’un aklı… Bir sonraki fasulye fırsatını kaçırmamak için ekipmanlar arasına bir de düdüklü tencere almaya karar veriyor. 

Peki Ne Yemeği Yapacağız?

Birkaç alternatifi değerlendirdikten sonra karşımıza bu yöreye özgü yuvarlak şekilleriyle birbirinden güzel kabaklar ve patlıcanlar çıkıyor. Bu yörenin bu top şeklindeki sebzeleriyle eminim ortaya daha güzel lezzetler ve görüntüler çıkacak. 

Tezgâhtan Adana’dan gelen patlıcanları, Sütlüce’nin kabaklarını alıyoruz. Pirinci de alınca ana maddelerimiz hazır oluyor. Sıra yeşilliklerde, soğanda ve limonda… 

Trakya’ya gelince bölgenin meşhur iri taneli kara üzümünü gören Timur’a şarap ve mutluluk tanrısı Dionysos’u hatırlatıyorum. Üzümler de gerçekten o efsanelerde, mitolojide tasvir edilenler gibi. “O zaman biz de mutlu olalım” deyip üzümü almaya karar veriyor Timur. 

Trakya Denilince Domates Akla GeliyorBu coğrafyanın en güzel domateslerinin yetiştiği Ege ve Trakya topraklarındayken, üstelik dolma yapmaya karar vermişken domatessiz kalmak olmaz. Pazarın domatesleri de, kırmızı-yuvarlak kapya biberleri de o kadar iri ve güzeller ki Timur ikisini birbirine karıştırıyor.

Bulunduğumuz aylar, artık yazdan kışa geçerken son hazırlıkların yapıldığı sonbahar dönemi, malum. Bu bölgede bu son hazırlıklara uygun, iri ve sulu güz domateslerini yakalamış olmak bir şans. Yemeğimiz için güz domateslerinden de alıyoruz. 

En Güzel Yemek Tariflerinin Adresi Yine Aynı

Önceki bölümleri izleyenler biliyor: Gittiğim bir yeri çok iyi tanısam da mutlaka bölgede yaşayan insanlardan fikirler, bilgiler alırım. Bu meslek hayatım boyunca böyleydi. Peynircinin önünde karşılaştığım bir hanımefendiye Şarköy’ün meşhur yemeklerini sorunca pilav kapamadan bahsediyor. Kendisinden tarifi ve incelikleri alıyorum. 

O sırada bir beyefendi de yörenin meşhur ürünlerinden kınalı bamyayı hatırlatıyor. Kına yakılmış gibi bir renkle alacalanmış bu bamyalar, her toprakta yetişmediği ve buralarda farklı boyutlarda yoğun biçimde yetiştirildiği için çok özel bir tür. Binlerce yıllık yerli tohumlardan üretilen kınalı bamya, sağlığa faydası açısından diğer bamyalar arasında öne çıkıyor. 

Bugün Yemeğimizi Eşsiz Üzüm Bağlarında YapıyoruzTrakya’ya gelmişken yemeğimizi elbette alelade bir yerde yapamazdık. Dünyanın en güzel, en özel üzüm bağlarının olduğu Trakya’da, seyyar mutfağımızı Chateu Kalpak’ın tadım tesislerine kuruyor ve kendilerine ev sahiplikleri için bir kez daha teşekkür ediyoruz. Özellikle de ikram edilen, yöreye özgü kardinal üzümleri için.

Yemekten önce hem Timur’la hem de izleyicilerle bu bölgeye ve yemeklerine dair kısa bir sohbet ediyoruz. Bu bölge o kadar önemli ki tarih boyunca yapılan tüm göçler, savaşlar, akınlar mutlaka bu bölgeden geçiyor. Kimileri kısa kimileri uzun süre kalıyor. Üstelik bu coğrafyada filizlenen muazzam bir mitoloji ve felsefe var. Tüm bunlar kaçınılmaz olarak mutfak kültürüne de yansıyor tabii. Bu bölümü de videoda bulacaksınız. 

Bugün yapmayı planladığımız dolmaya aslında bölge insanı tavuk ciğeri koyuyor. Ancak Timur her yemeği beğenmediği için onun alışkanlıklarıyla çok oynamadan bildiğimiz malzemeyle, yani kıymayla yapmaya karar veriyorum. 

Bu dolmaya normalde henüz olmamış üzüm koruğundan şeker ve ıtır otuyla yapılan ve Ege’de, özellikle Trakya’da çok sevilen koruk suyu konulur. Ancak pazarda ne koruğa ne de suyuna denk geldiğimiz için tat verici olarak dolmaların altına Kınalı bamyalardan yerleştireceğiz.

Timur’la işlere girişiyoruz. Bugünkü deneyimimizden Timur’un hesabına kabak oyma işi çıkıyor. Bu programa dek mutfakla hiç ilgilenmeyen Timur, kabak oyma konusunu hızla kotarıyor. O kadar iyi gidiyor ki biberleri ve hatta patlıcanı oyma işini de onunla paylaşmaya karar veriyorum. 

Dolmalarımız Bol Etli Olacak

Oyma işi bitince yarım kilo kıymanın tamamını harç malzemeleriyle birleştiriyor ve eti çok daha pürüzsüz bir hale getirmesi için yoğurmak üzere Timur’a teslim ediyorum. Bu sırada ben de domatesleri doğrayarak harca katıyorum. Ocakta haşlanan pirinci de ekliyor ve harcı hazır hale getiriyoruz.

Dolmaları pişireceğimiz tencerenin dibine bamyaları yerleştirmesini söylüyorum Timur’a ve hemen ardından harcımızı sebzelere dolduruyoruz. Bugünkü işçilik aşaması epey uzun sürüyor ama tencereye dizilen rengârenk sebzeler ve üzerine dökülen zeytinyağı müthiş bir görüntü oluşturuyor.

Timur’un Gözünü Doyurmak Zor

Tüm bu zahmete ve alışverişe rağmen, gözümden kaçmayan, kasaptan aldığı satır etten yapılmış kasap köftelerini kızgın yağ ve soğanla birleştiriyor Timur. Dolmayı beklemeye niyeti yok, öncesinde buranın meşhur etinden yapılan köfteleri aperatif olarak yiyecek ve yedirecek.

Çekimden önce hakkım olan tahinli pideyi bitirdikleri için kızmıştım Timur’a ama bu kasap köftesinden sonra affediyorum.

Bu sırada kaynamaya başlayan dolmaları limon suyuyla buluşturarak lezzetlerine lezzet katıyoruz.

Birkaç dakika sonra tamamen pişmiş, harcı ve dışı birbirine geçmiş müthiş dolmalar hazır hale geliyor. Üzüm bağlarının müthiş manzarasına karşı Timur’la masaya oturuyoruz. Ellerimize sağlık, her şey yine çok güzel olmuş.

Bu özel deneyimin renkli görüntülerini ve burada bahsedemediğim eğlenceli anlarını YouTube’da Timur Akkurt kanalında izleyebilirsiniz. Daha çok izleyiciye ulaşmak için kanala abone olmayı, bildirimleri açmayı, beğenmeyi ve paylaşmayı lütfen unutmayın.

Ayrıca bildiğiniz, öne çıkan bir özelliğe sahip olan pazarları, nerede ve hangi günlerde kurulduğunu da yorumlarda bizimle paylaşın. Tek tek hepsine dönemesek de bize yardımcı olacağınızdan kuşkunuz olmasın.

Yeni bölümlerde görüşmek üzere!