Ford Fiesta ile Bozdağ Eteklerine Doğru...

Ödemiş

Gezi blogger’ımız Seymen Bozaslan #FordileYolda rotasını İzmir’e doğru çevirdi ve doğayla iç içe bir köşeye, Ödemiş’e uzandı. Yol arkadaşı Ford Fiesta ve gezilerini fotoğraflayan Hasan İlkay Özduman’la çıktıkları bu rotada öne çıkanlara hep birlikte bakalım…

Yazı: Seymen Bozaslan Fotoğraf: Hasan İlkay Özduman

İzmir civarında hafta sonu nereye kaçılır sorusunun cevabı genelde Foça, Alaçatı, Urla olarak verilir. Biraz daha doğayla iç içe olalım derseniz ise rota yavaştan Ödemiş’e doğru kayar. Bizde de öyle oldu. Yol arkadaşımız Ford Fiesta ile fotoğrafçı arkadaşım Hasan İlkay Özduman eşliğinde Ödemiş bölgesinde keşifte bulunduk. Bozdağ, Gölbaşı, Birgi, Ödemiş ve Lübbey Köyü’nü kapsayan yolculukta birbirinden güzel fotoğraflar çekme fırsatı yakaladık. Hadi size #FordileYolda rotamın en hoş rotalarından Ödemiş ve civarını anlatayım biraz. Ne dersiniz?

İzmir’in Şirin İlçesi Ödemiş Merkez

İzmir şehir merkezinden Ödemiş’e trenle veya karayoluyla ulaşmak mümkün. Bir iki günü dolu dolu geçirebileceğiniz bölgede sizi oyalayacak, etkileyecek ve güzel deneyim yaşamanızı sağlayacak oldukça fazla etken var. Bunlardan birisi Ödemiş Müzesi mesela, tek bir salondan oluşan müze kandiller, heykeller ve bol miktarda sikke içeriyor. 4458 eserin bulunduğu müze, bir ilçe müzesine göre gayet mükemmel.

Türkiye’de çok sevilen ve nadide bir sese sahip olan Bedia Akartürk adına açılan müze Ödemiş’te yine görülecek bir başka değerli nokta diyebiliriz. Sanatçı için açılan Bedia Akartürk Müzesi’nde, sanatçının bu zamana kadar aldığı ödüller, sahne kıyafetleri, fotoğrafları ve kendi diktiği yöresel kıyafetleri görebilirsiniz.

Semt pazarlarını, yöresel ürünlerin satıldığı tezgâhları seviyorsanız sizi şöyle alalım. Ödemiş pazarı her cumartesi günü PTT sokağında kuruluyor. Son derece hareketli ve yöresel ve organik lezzetlerle dolu olan pazarda yörenin simge ürünleri olan incir, peynir ve zeytin gibi birçok ürünü satın alabilirsiniz.

Ödemiş ilçesinin bir başka ilginç noktası ise Yıldız Kent Otel Müzesi. 27 bin civarında kayıtlı eserin bulunduğu müze bir hanın içine konumlanmış durumda. Çeyiz, gelin, düğün formatlı bir sergi salonundan sinema odasına, Kore Savaşı fotoğraf ve obje sergi salonundan berber odası ve saatçi odasına kadar çeşitli meslek kollarının ve Ödemiş’in eskimeyen esnaflık hikâyesinin bir yansıması olan müze; Ödemiş’e geldiğinizde görülecek yerler arasında yer alıyor.

Peki, Ödemiş’te Nerede, Ne Yemeli?

  • Hurşit Ödemiş Köftesi
  • Dostol Ödemiş Köftesi
  • Töngül Pide Fırını
  • Bağdat Katmer
  • Akasya Sandviç

Kışın Gözde Rotası Bozdağ

Daha çok sıcağıyla ve yazlık kıyılarıyla tanıdığımız İzmir’de kışın kayak için güzel bir adres olduğunu biliyor musunuz? Şehir merkezinden 1,5 saat uzaklıkta bulunan Bozdağ’da zaman zaman 120 cm’ye ulaşan kar, misafirlerine keyifli bir kayak sporu yapma imkânı sunuyor. Her sene bakımı yapılan tesislerin bulunduğu bu bölgeye gelmeden önce yol kenarında köylüler tarafından kurulmuş tezgâhlarda meşhur Ödemiş patatesi kızartılıyor ve sucuk ekmekler de yapılıyor. Tezgâh başındaki köylülerin samimiyetleri ve hoş sohbetleriyle ikram ettikleri çayın lezzeti de soğuk havada çok güzel oluyor, öneririm.

Bozdağ yolunda bir de “Kırık Oluk” isimli bir alan var. Buranın ismi bir çeşmeden geliyor. 40 tane yan yana bulunan çeşmeden aynı anda arka arkaya su içerseniz dileğiniz gerçeğe dönüşürmüş. Karar sizin, kim bilir :)

Huzurun Manzarası Gölcük

Fotoğraf ve doğa tutkunlarının çok seveceğini düşündüğüm bir yer kesinlikle. Bozdağ’ın eteğinde asırlık ağaçları, geniş çam ormanı alanlarıyla bölgenin en eski yerleşimlerinden birisi olan Gölcük de buraya kadar gelmişken listenizde olması gereken güzelliklerden birisi. Göl civarında isterseniz yürüyüş yapabilir veya her zevke hitap eden tesislerden birinden manzarayı izleyebilirsiniz.

5 Nüfuslu Lübbey Köyü

Evet, başlıktaki gibi durum tam olarak. Sadece 5 kişinin yaşadığı Lübbey Köyü, Ödemiş’e 30 dakika uzaklıkta bir yerleşim. Köye zamanında elektrik gelmemesi ve tarım arazilerine uygun olmaması nedeniyle zamanla ilçe merkezine göçler başlamış. Haliyle evler sahipsiz kalınca zamanla yıpranmış, harabe hale gelmiş.

Köye girdiğinizde denk geldiğiniz kişileri sayarak köyün yarısını tanıyorum bile diyebilirsiniz. Köyde 1880 yılında yapılmış ahşap bir camii ve Mehmet Bey’in işlettiği bir de kahvehane var. Kahvehaneye geldiğinizde kapıda bir telefon numarası var aradığınızda kahveyi açmaya geliyor ve sıcak çayını servis yapıyor. Koca köyde 5 kişi olunca kahvehane daha çok hafta sonu gelen ziyaretçilere servis veriyor tabii. Gezginlerin ve fotoğrafçıların son yıllarda uğradığı ve haberlerde “Hayalet Köy” olarak gördüğümüz Lübbey, son yıllarda en çok ilgi çeken İzmir köylerinden birisi.

Tarihi Yolculuk Beldesi Birgi

Birgi mimari yapısı, taştan yolları ve bozulmamış dokusuyla Ödemiş’in en kıymetli en beğenilen yeri. Bozdağ yamacında kurulu bu şirin belde, özellikle cumbalı evleri ve butik mekânlarıyla hafta sonları ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Ödemiş merkezine 10 kilometre uzaklıkta, 3 bin nüfuslu olan Birgi’nin geçmişi ise M.Ö. 2000’li yıllara Friglere, Perslere, Bergama Krallığına, Bizanslılara, Romalılara, Aydınoğulları’na ve son olarak Osmanlılar’a kadar uzanıyor. Her medeniyetten izlerin bulunduğu Birgi’de sokaklarda yapacağınız küçük bir turda ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız.

Birgi’ye geldiğinizde tarih kokan sokak ve caddeler dışında iki simge yapıya rastlayacaksınız. Bunlardan birisi 1763 yılında Mustafa Şerif Çakırağa tarafından ahşapları Venedik’ten getirilerek yapılan meşhur Çakırağa Konağı. Özellikle konak içerisinde göreceğiniz kalem işi süslemeler ve mimari sizi çok etkileyecek. Küçük Medrese Havzası’nda yetişen 72 sebze ve meyvenin resimlerinin yapıldığı konak günümüzde müze statüsünde.

Birgi’nin bir diğer önemli yapısı ise 1312 yılında Mehmet Bey tarafından yaptırılan Ulu Camii. Beylikler döneminin ilk camilerinden biri olan Ulu Camii, Türk-İslam mimarisinin en önemli ibadethane yapılarından biri olarak biliniyor. En büyük özelliği ise tamamen ahşap olması ve tek bir çivi bile çakılmamış olması.

Birgi’de Nerede Konaklayalım?

Birgi’de en önemli mesele mimari yapısı demiştik. Buraya kadar gelmişken 2014 yılında restorasyonu tamamlanan ve ilk günkü ruhunu hâlâ yansıtabilen Saliha Hanım Konağı’nda konaklamanızı öneriyorum. Ahşap mimarinin yoğunluğunun direkt göze çarptığı konağın bir de mükemmel bir avlusu var. Benim de konakladığım cumbalı odanın penceresi ise Birgi’nin en işlek iki caddesinden birine karşı dinlenmenize imkân tanıyor.

Peki, Birgi’de Nerede, Ne Yemeli?

  • Morfesli: Ağaç altında dinlenebileceğiniz, çay ve kahve eşliğinde hoş sohbet edebileceğiniz bir yer.
  • Nardanem: Nardanem hem iç ve hem dış alanı olan güzel butik bir mekân. Yemek ve kahve için gayet uygun.
  • Papaz Deresi: Tandırda ekmek pişiren teyzelerin olduğu iki katlı bir konak. Konağın balkonundan yeşile uzun uzun bakabilirsiniz.
  • Baba Lokantası: Ev yemeklerini en lezzetli şekilde yiyebileceğiniz bir lokanta. Küçük, kendi halinde bir esnaf lokantası; ama lezzetleri son derece tatmin edici.